bugün
- akp chp yakınlaşması14
- türklerin ingilizce konuşamama nedenleri29
- tc'yi atatürk değil ingiliz ve yahudiler kurmuştur20
- mühendis erkeklerin genel özellikleri12
- risale i nur21
- her türk vatandaşına türkiye gezisi10
- türklerin çok kolay devlet kurması16
- burda senin paran gecmez diyen delikanli kiz11
- çocuğunuzu özel okulda okutur musunuz17
- en çok yaşamak istenilen şehir10
- beni özlediniz mi10
- selahattin demirtaş13
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması14
- temiz oje sürmek8
- icardi190518
- arda güler13
- sizi cuma saflarında göremedim sözlük9
- iki adım atınca kan ter içinde kalmak10
- allaha küfür etmek10
- türklerden adam çıkmaması17
- bir müslüman olarak filistin benim meselem değil36
- bir gün önce tanışılan kızın yazlığa davet etmesi14
- ruh varsa neden görünmüyor13
- anın görüntüsü15
- sevdiğiniz sözlük yazarları17
- uludağsözlük'ün ölmesi ve gömmeyi unutmaları10
- selahattin demirtaş'ın 42 yıl hapis cezası alması12
- okula bikiniyle gelen kız9
- sözlükteki erkek nüfusu9
- filistin'in türklere ihanetleri sıralı tam liste24
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı9
- üstteki yazarla nereye gitmek isterdin8
- mesajın altlarda kalmış kusura bakma diyen kadın10
- karadeniz bölgesinde yaşamak13
- arkadaşlar bu alınır mı8
- buluşunca sürekli derslerden konuşan erkek8
- bu başlıkta konya'yı övüyoruz16
- yemek yemeyi sevmeyen insan8
- ileride evleneceğiniz kişi şuan ne yapıyor9
- nişanlı kalmanın saçma olması12
- tayyip erdoğan'ın israil anadolu'ya girecek demesi21
- 15 mayıs 2024 türkiye japonya voleybol maçı13
- karşı cinse giyim önerileri16
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım20
- maca sekiz10
- en obez özelliğiniz17
- mauro icardi'nin karısı8
- larisalisa'nın parayla şukulatması8
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması16
- herkesin merak ettiği o piç erkeğim soru alayım18
entry'ler (22)
aslında annem seni anlatır dururmuş çocukluğumda, meğer her masala seni anlatarak başlarmış..
''bir varmış, bir yokmuş''..
[cemal süreya.]
''bir varmış, bir yokmuş''..
[cemal süreya.]
Bülen ablamız isterse onuda yapar.
Mesele göt büyütmek değil yiyen önemli olan götü kurtarmak...
Anelka,rıbery,roberto carlos ve tabiki hagidir...
quaresmaya güzel bir karşılama yapmışlar ama seneye büyük olasılıkla tek başına ülkesine dönecek..
Şebnem Ferah-Gözlerimin etrafındaki çizgiler
Bugünlerde böyle haberler umut veriyor insana inşallah dışa bağımlılığımız git gide azalır..
Artismi artiz ne arar la pazarda..
Son dakikalarda fildişi sahilinin portekiz savunumasını bunalttığı maçtır.
Süper bir arkadaştır telekomda güzel anılarımız geçmiştir ve o güzel grubun kurucusudur...
Bu soruyu 600 bin liseli çözememiş..Suç kimde şimdi öğrencilerdemi öğretmenlerdemi yoksa sistemdemi...
Tam göğsünün ortasında bir yerin acıyacak...
evinin seni içine sığdıramayacak kadar dar olduğunu fark edeceksin...
sokağa fırlayacaksın...
sokaklar da dar gelecek...
tıpkı vücudunun yüreğine dar geldiği gibi...
ne denizin mavisi açacak içini, ne pırıl pırıl gökyüzü...
kendini taşıyamayacak kadar çok büyüyecek, bir yandan da kaybolacak kadar
küçüleceksin...
birileri sana bir şeyler anlatacak durmadan...
"önemli olan sağlık."
"yaşamak güzel."
"boş ver, her şey unutulur."
sen hiçbirini duymayacaksın...
gözyaşlarından etrafı göremez hale geleceksin...
ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az sonra kollarında ölmek
isteyecek kadar çok seveceksin...
hep ondan bahsetmek isteyeceksin...
"ölüme çare bulundu" ya da "yarın kıyamet kopacakmış" deseler başını
kaldırıp "ne dedin?" diye sormayacaksın...
yalnız kalmak isteyeceksin...
hem de kalabalıkların arasında kaybolmak...
ikisi de yetmeyecek...
geçmişi düşüneceksin...
neredeyse dakika dakika...
ama kötüleri atlayarak...
onunla geçtiğin yerlerden geçmek isteyeceksin...
gittiğin yerlere gitmek...
bu sana hiç iyi gelmeyecek...
ama bile bile yapacaksın...
biri sana içindeki acıyı söküp atabileceğini söylese, kaçacaksın...
aslında kurtulmak istediğin halde, o acıyı yaşamak için direneceksin...
hayatının geri kalanını onu düşünerek geçirmek isteyeceksin...
aksini iddia edenlerden nefret edeceksin...
herkesi ona benzetip...
kimseyi onun yerine koyamayacaksın...
hiçbir şey oyalamayacak seni...
ilaçlara sığınacaksın...
birkaç saat kafanı bulandıran ama asla onu unutturmayan...
sadece bir müddet buzlu camın arkasından seyrettiren...
bütün şarkılar sizin için yazılmış gibi gelecek...
boğazın düğümlenecek, dinleyemeyeceksin...
uyumak zor, uyanmak kolay olacak...
sabahı iple çekeceksin...
bazen de "hiç güneş doğmasa" diyeceksin...
ne geceler rahatlatacak seni ne gündüzler...
ölmeyi isteyip, ölemeyeceksin...
belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önüne çıkana sarılmak
isteyeceksin...
nafile...
düşüncesi bile tahammül edilmez gelecek...
rüyalar göreceksin, gerçek olmasını istediğin...
her sıçrayarak uyandığında onun adını söylediğini fark edeceksin...
telefonun çalmasını bekleyeceksin...
aramayacağını bile bile...
her çaldığında yüreğin ağzına gelecek...
ağlamaklı konuşacaksın arayanlarla...
yüreğin burkulacak...
canın yanacak...
bir daha sevmemeye yemin edeceksin...
hayata dair hiçbir şey yapmak gelmeyecek içinden...
onun sesini bir kez daha duymak için yanıp tutuşacaksın...
defalarca aradığı günlerin kıymetini bilmediğin için kendinden nefret
edeceksin...
yaşadığın şehri terk etmek isteyeceksin...
onunla hiçbir anının olmadığı bir yerlere gidip yerleşmek...
ama bir umut...
onunla bir gün bir yerde karşılaşma umudu...
bu umut seni gitmekten alıkoyacak...
gel gitler içinde yaşayacaksın...
buna yaşamak denirse...
razı mısın bütün bunlara...?
hazır mısın sonunda ölüp ölüp dirilmeye...?
o halde aşık olabilirsin
-------
alıntıdır:)
evinin seni içine sığdıramayacak kadar dar olduğunu fark edeceksin...
sokağa fırlayacaksın...
sokaklar da dar gelecek...
tıpkı vücudunun yüreğine dar geldiği gibi...
ne denizin mavisi açacak içini, ne pırıl pırıl gökyüzü...
kendini taşıyamayacak kadar çok büyüyecek, bir yandan da kaybolacak kadar
küçüleceksin...
birileri sana bir şeyler anlatacak durmadan...
"önemli olan sağlık."
"yaşamak güzel."
"boş ver, her şey unutulur."
sen hiçbirini duymayacaksın...
gözyaşlarından etrafı göremez hale geleceksin...
ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az sonra kollarında ölmek
isteyecek kadar çok seveceksin...
hep ondan bahsetmek isteyeceksin...
"ölüme çare bulundu" ya da "yarın kıyamet kopacakmış" deseler başını
kaldırıp "ne dedin?" diye sormayacaksın...
yalnız kalmak isteyeceksin...
hem de kalabalıkların arasında kaybolmak...
ikisi de yetmeyecek...
geçmişi düşüneceksin...
neredeyse dakika dakika...
ama kötüleri atlayarak...
onunla geçtiğin yerlerden geçmek isteyeceksin...
gittiğin yerlere gitmek...
bu sana hiç iyi gelmeyecek...
ama bile bile yapacaksın...
biri sana içindeki acıyı söküp atabileceğini söylese, kaçacaksın...
aslında kurtulmak istediğin halde, o acıyı yaşamak için direneceksin...
hayatının geri kalanını onu düşünerek geçirmek isteyeceksin...
aksini iddia edenlerden nefret edeceksin...
herkesi ona benzetip...
kimseyi onun yerine koyamayacaksın...
hiçbir şey oyalamayacak seni...
ilaçlara sığınacaksın...
birkaç saat kafanı bulandıran ama asla onu unutturmayan...
sadece bir müddet buzlu camın arkasından seyrettiren...
bütün şarkılar sizin için yazılmış gibi gelecek...
boğazın düğümlenecek, dinleyemeyeceksin...
uyumak zor, uyanmak kolay olacak...
sabahı iple çekeceksin...
bazen de "hiç güneş doğmasa" diyeceksin...
ne geceler rahatlatacak seni ne gündüzler...
ölmeyi isteyip, ölemeyeceksin...
belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önüne çıkana sarılmak
isteyeceksin...
nafile...
düşüncesi bile tahammül edilmez gelecek...
rüyalar göreceksin, gerçek olmasını istediğin...
her sıçrayarak uyandığında onun adını söylediğini fark edeceksin...
telefonun çalmasını bekleyeceksin...
aramayacağını bile bile...
her çaldığında yüreğin ağzına gelecek...
ağlamaklı konuşacaksın arayanlarla...
yüreğin burkulacak...
canın yanacak...
bir daha sevmemeye yemin edeceksin...
hayata dair hiçbir şey yapmak gelmeyecek içinden...
onun sesini bir kez daha duymak için yanıp tutuşacaksın...
defalarca aradığı günlerin kıymetini bilmediğin için kendinden nefret
edeceksin...
yaşadığın şehri terk etmek isteyeceksin...
onunla hiçbir anının olmadığı bir yerlere gidip yerleşmek...
ama bir umut...
onunla bir gün bir yerde karşılaşma umudu...
bu umut seni gitmekten alıkoyacak...
gel gitler içinde yaşayacaksın...
buna yaşamak denirse...
razı mısın bütün bunlara...?
hazır mısın sonunda ölüp ölüp dirilmeye...?
o halde aşık olabilirsin
-------
alıntıdır:)
Ellerini bir şeye veya birbirine sürtmek.Örnek:Kocası okurken gözleriyle satırları takip ediyor, elleriyle boncuk çantasını ovalıyordu.
En güzel deniz:
henüz gidilmemiş olandır.
En güzel çocuk:
henüz büyümedi.
En güzel günlerimiz:
henüz yaşamadıklarımız.
Ve sana söylemek istediğim en güzel söz:
henüz söylememiş olduğum sözdür...
Nazım Hikmet
henüz gidilmemiş olandır.
En güzel çocuk:
henüz büyümedi.
En güzel günlerimiz:
henüz yaşamadıklarımız.
Ve sana söylemek istediğim en güzel söz:
henüz söylememiş olduğum sözdür...
Nazım Hikmet
Önce kanka ayağına yatan sonra sevgilisi olan erkektir.
Karlı bir kış akşamında eski bir tren istasyonunda uyumaktır sevmek.Taramalı tüfeklerin önüne atlamaktır tek başına.Uçmaktır masmavi göklerin en ucunda.Yırtmaktır tekliği uçsuz bucaksız çayırlarda.Artık çokluk vardır beyaz hayallerde.Gözlerin kalp olduğu,Kalplerin göz olduğu sonsuz bir yolculuktur sevmek.Elele dokunmak...
Bir mutluluk hastalığıdır şiir. Kırılan dalın türküsüdür.
Türkiyenin en zengin şehri olmasına rağmen bazı kişilerin takımına sahip çıkmadığı için şu an takım tarihinin en kötü dönemini yaşıyor.
iki bira içtikten sonra ben seninim diyen kızlardan.